Günümüzde zorbalık nasıl bir hal aldı?

Eskiden tek bir yumruk, bir itiş kakış akran zorbalığının sembolüydü. Bugün ise darbeler
kelimelerle, meme’lerle, ekran ışığının arkasından keskinleşen alayla geliyor. Sosyal medyada
paylaşılan tek bir gönderi, bir çocuğun günlerini, haftalarını, hatta yıllarını karartabiliyor.
Bir “şaka” sanılan fotoğraf, bir çocuğun benlik sınırlarını paramparça edebiliyor.

Neden bu kadar acımasızlaşıyoruz?

Zorbalık yapanın çoğu zaman aradığı şey güç değil; kabul görmek, bir boşluğu doldurmak ya da
kendi kırık benliğini başkası üzerinde denemektir. Yetişkinler ise sıkça bu davranışı küçümsüyor:
“Çocuk işi.” diyoruz. Oysa bir çocuğun yüreğine atılan taş, yıllar sonra bir yetişkinin
güveninde, ilişkilerinde ve zihninde çatlaklara dönüşüyor.

Sessizlik tehlikelidir

Sabah okula giderken yüzüne takılan yapay bir gülümseme, geceden kalan bir savaşın maskesi olabilir.
Sürekli hasta olma bahanesi, telefonunu saklama, arkadaş toplantılarından kaçma—bunlar göz ardı
edilecek davranışlar değil. Bir yetişkinin “Gerçekten iyi misin?” sorusu, bazen hayata tutunmayı
sağlayan tek noktadır.

Ne yapılmalı? (Sert ama insancıl yaklaşımlar)

  • Harekete geçin: Zorbalığı görmezden gelmek sorunu büyütür. Okullar ve aileler
    şeffaf, hızlı müdahale protokolleri kurmalı.
  • Davranışı net durdurun: Zorbalık bir karakter değil, değiştirilmesi gereken bir
    davranıştır. Ancak durdurulurken, failin de altında yatan kırılganlığa bakmak gerekir.
  • Empati eğitimi verin: “Farklılık kusur değildir” öğretisi günlük refleks hâline
    getirilmeli; oyunlarda, derslerde, öğretmen eğitimlerinde uygulanmalı.
  • Çocuklara ulaşılabilir destek sunun: Okullarda erişilebilir psikolojik danışmanlık
    ve güvenli bildirim mekanizmaları kurulmalı.

Toplum olarak sorumluluğumuz

Çocukları küçümsemeyi bırakalım. Onların hissettiklerini basitçe “abartı” diye nitelendirmek
yalnızca büyüyen yarayı derinleştirir. Herkesin yapabileceği küçük bir şey var: durup dinlemek.
Bir çocuğun gözlerine bakıp “Gerçekten iyi misin?” demek, bazen en güçlü müdahaledir.

Bir çocuğu kırmak saniyeler sürer. O kırığın iyileşmesi ise bazen bir ömrü bulur. Bugün bir
çocuğun yanında durursak, yarın yetişkin bir insanın karanlığa yenilmesini engellemiş oluruz.

Kaynaklar ve daha fazla okuma

Aşağıdaki kaynaklar, akran zorbalığı ve çocuk/yetişkin ruh sağlığı konusunda bilgi almak isteyenlere yol gösterir:

Çağrı / Aksiyon

Eğer bir ebeveyn, öğretmen veya gençseniz: bugün etrafınıza bakın. Birinin yüzünde saklanan acıyı
fark ederseniz, sessiz kalmayın. Okulları, yerel yönetimleri ve sosyal platformları duruma müdahale
etmeye zorlayın. Çünkü görmezden gelmek, onaylamaktır.

Yazar: Oğuzhan Öcal