DOLAR

41,7299$% 0,25

EURO

48,4651% 0,46

STERLİN

55,7177£% 0,27

GRAM ALTIN

5.401,12%1,19

ÇEYREK ALTIN

9.144,00%-0,02

TAM ALTIN

36.463,00%0,11

a
Reklam
ad826x90

Kafkasya’nın Kırılgan Dengesi

Güney Kafkasya'nın jeopolitik satranç tahtası, bir kez daha karmaşık ve çok katmanlı bir oyuna sahne oluyor. Bu oyunun iki kilit oyuncusu, Azerbaycan ve Rusya, tarihsel bağların, stratejik çıkarların ve son dönemde yaşanan ciddi krizlerin şekillendirdiği zorlu bir süreci yönetmeye çalışıyor.

ad826x90
ad826x90

Kafkasya’nın Kırılgan Dengesi: Azerbaycan-Rusya İlişkileri Krizden Normalleşmeye Evriliyor

Güney Kafkasya’nın jeopolitik satranç tahtası, bir kez daha karmaşık ve çok katmanlı bir oyuna sahne oluyor. Bu oyunun iki kilit oyuncusu, Azerbaycan ve Rusya, tarihsel bağların, stratejik çıkarların ve son dönemde yaşanan ciddi krizlerin şekillendirdiği zorlu bir süreci yönetmeye çalışıyor. Aralık 2024’te bir Azerbaycan yolcu uçağının düşürülmesiyle kopma noktasına gelen ilişkiler, on ay sonra, Ekim 2025’te Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in sorumluluğu kabul etmesiyle yeni bir normalleşme eşiğine geldi. Ancak bu “yeni normal,” eskisinden çok daha farklı dinamikler barındırıyor.

ad826x90

Uçak Krizi ve Güven Bunalımı

İki ülke arasındaki ilişkiler, Bakü’den Grozni’ye giden bir Azerbaycan Havayolları uçağının düşürülmesiyle son yılların en derin krizine sürüklendi. Bakü’nün olayı bir “saldırı” olarak nitelendirmesi ve Rus hava savunma sistemlerini işaret etmesi, Moskova’nın ise başlangıçta “trajik bir kaza” açıklamasıyla yetinmesi, karşılıklı güvensizliği had safhaya taşıdı. Bu süreçte Bakü’deki Rus Evi kültür merkezinin kapatılması, karşılıklı olarak vatandaşların tutuklanması gibi adımlar, diplomatik gerilimin sokaklara ve insan hayatlarına yansıdığını gösterdi. Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in Moskova’daki 9 Mayıs Zafer Günü törenlerine katılmaması ise bu soğukluğun en sembolik işaretiydi.

Ancak geçtiğimiz günlerde Tacikistan’daki Bağımsız Devletler Topluluğu Zirvesi’nde yaşananlar, buzların erimeye başladığına işaret ediyor. Putin’in, uçağın Rusya tarafından düşürüldüğünü ilk kez kabul etmesi ve tazminat sözü vermesi, Aliyev tarafından “gecikmiş ama önemli bir adım” olarak değerlendirildi. Gerçeğin kabulünün, sadece kurbanların aileleri için değil, iki ülke arasındaki güvenin yeniden tesisi için de elzem olduğu vurgulandı. Karşılıklı olarak tutuklu vatandaşların serbest bırakılması ise bu yeni diyalog ortamının ilk somut meyvesi oldu.

Karabağ Sonrası Değişen Güç Dengesi

ad826x90

Bu gerilim ve normalleşme adımlarının arka planında, 2020’deki İkinci Karabağ Savaşı sonrası Güney Kafkasya’da kökten değişen güç dengeleri yatıyor. Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünü sağlaması, onu bölgede özgüveni yüksek, askeri ve siyasi olarak daha etkin bir aktöre dönüştürdü. Bu yeni durum, Rusya’nın geleneksel olarak “arka bahçesi” olarak gördüğü bölgedeki arabuluculuk ve güç tekeli rolünü de sarstı.

Bakü, artık dış politikasında daha bağımsız hareket ediyor, Türkiye ile stratejik müttefikliğini en üst düzeye çıkarıyor ve Avrupa’ya artan gaz tedarikiyle Batı için vazgeçilmez bir ortak konumuna yükseliyor. Bu durum, Moskova’da hem bir rahatsızlık hem de yeni gerçekliği kabullenme zorunluluğu yaratıyor. Rusya, bir yandan Azerbaycan’ın Batı ve Türkiye ile artan entegrasyonunu dengelemeye çalışırken, diğer yandan onu tamamen kaybetmeyi de göze alamıyor. Zengezur Koridoru gibi stratejik projeler üzerindeki farklı yaklaşımlar ve Rusya’nın Hankendi’de konsolosluk açma girişimi gibi hamleler, bu jeopolitik rekabetin yansımaları olarak okunabilir.

Ekonominin Birleştirici Gücü ve Pragmatizm

Siyasi dalgalanmalara rağmen, iki ülke arasındaki ekonomik ilişkiler pragmatizmin ağır bastığı bir zemin sunuyor. Ticaret hacminin artırılması yönündeki ortak irade, Rus şirketlerinin Azerbaycan’daki yatırımları ve enerji dışı sektörlerdeki iş birliği, ilişkilerin tamamen kopmasını engelleyen bir çıpa görevi görüyor. Liderlerin de vurguladığı gibi, bölgesel istikrar ve ekonomik kalkınma, her iki ülkenin de ortak çıkarına hizmet ediyor.

ad826x90

Sonuç olarak, Azerbaycan-Rusya ilişkileri, kriz ve iş birliği sarmalında ilerleyen, son derece dinamik bir yapıya sahip. Uçak krizinin yarattığı derin sarsıntının ardından atılan normalleşme adımları umut verici olsa da, altta yatan jeopolitik rekabet ve çıkar farklılıkları varlığını koruyor. Azerbaycan, Karabağ zaferinin getirdiği özgüvenle egemenliğini ve çok yönlü dış politikasını pekiştirirken, Rusya ise değişen dengeler içinde Güney Kafkasya’daki etkisini sürdürmenin yollarını arıyor. Önümüzdeki dönem, bu iki komşu gücün, kırılgan dengeyi mi yoksa kalıcı bir stratejik ortaklığı mı inşa edeceğini gösterecek. Kesin olan şu ki, bu ilişkinin seyri, sadece Bakü ve Moskova’yı değil, tüm Avrasya coğrafyasının geleceğini yakından ilgilendiriyor.

 


Yazar
Aygül Quliyeva

ad826x90
YORUMLAR

Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.

Sıradaki haber:

Teknolojinin Hızına Yetişmek: İnsan Kalbinin Unutulan Ritmi

ad826x90

HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.